14 Haziran 2012 Perşembe

sıcakkkkkkkkkk

ünlü filozof kaan sezyum şöyle yazmıştı bir gün: "Yaz gelse denize girsek, kış gelse kartopu oynasak'la geçti bir ömür" aynen böyle. bütün kış yazı bekle sonra da sıcaktan dışarı çıkama. bekle de akşam olsun. akşam 8'de parka gittiğimizde oturduğumuz taş bloklar hala popo yakıyordu. akşam "aramızda bebek var" ı izledim. kadının hali yani halimiz içler acııydı da, adama da üzüldüm doğrusu. film güzeldi. tez zamanda sevgili kocama izletmem lazım. bu arada yan binadan komşunun oğlu bizim eve dadandı. daha doğrusu dadandırıldı. iki çocukla başedemeyen bu aileden baba olan şahıs, binanın altına saklanıp oğluna zile bastırıp bize postalamaya çalışıyor. bugün yemedim ama. bir kaç kere parkta bile 10 dk. ya geliyorum diyip tüydü. bu aralar en sevdiğimiz iş tırtılla balkon yıkamak oldu. bugün bir de fesleğen ektik balkonda. merakla çıkmasını bekliyor. limonlarım epey büyüdü. limonlarım için biraz araştırma yapmam lazım. saksısını değiştirmem gerekiyor mu acaba. 10 cm kadar boy verdiler.

1 Haziran 2012 Cuma

"Yazın bu özgür gecelerinde müziğe dair çok şey öğrenmişti. Kentin zengin bölgelerinde dolaşırken, her evin radyosu vardı. Bütün pencereler açık olur, o olağanüstü müziği işitebilirdi. Bir süre sonra hangi evlerin dinlemek istediği programları açtığını öğrendi. Bütün güzel orkestraları dinleyen bir ev vardı. Geceleyin bu eve gider, karanlık bahçede bir yere sinerdi. Evin etrafında güzel bir çalılık vardı, o da pencerenin yanında bir çalının altına otururdu. Müzik bittikten sonra karanlık bahçede , elleri ceplerinde uzun süre durur düşünürdü. Bütün yazın en gerçek yanı buydu - radyodan müzik dinlemesi ve bu müziği düşünmesi." Sabahları güne Nina Simone' la başlıyoruz. Çocuklara gerçekten güzel müzikler dinletmek lazım. ve içinden müzik geçen kitaplara bayılıyorum. Bu aralar Yalnız Bir Avcıdır Yürek'i okuyorum. Tam da böyle bir kitap. Yukarıdaki alıntı da bu kitaptan.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails